içimden geçenler;
sayısını bile aklımızda tutamadığımız,
acılarımıza bir acı daha eklendi...
her acı, hep çok daha acı...
neredeyse iki ayı bulmuyor sayfalarımızı karartıyoruz.
ve
hep o karanlıklarda kalmamak için, her seferinde umut arıyoruz.
bu sefer umut, bahçesinden topladığı sümbülleri,
pazar da satmaya getiren kadının tezgahın da çıktı karşıma.
her cumartesi yaptığım gibi, pazar tezgahlarından kereler çekmiştim.
bu sabah elime alıp baktığımda, mavi muşamba pazar tezgahındaki sümbüllere.
masmavi bir umut gördüm.
oysa günlerdir, bir fincan kahve, yada bir fincan çay içimi,
tüm sohbetler de acımız düşmedi dilimizden.
sümbüllere bakarken.
internette çArşı'nın yaptığı,
"dolmuşta son yolcu kadınsa, dolmuştan inmeme"
çağrısını okudum. ne bileyim işte, birlik olmak, iyi insanlara dair,
içimi, umutlu ve güzel hisler kapladı.
işte yine umudun rengi mavi oldu.
ayşen,
YanıtlaSiliyiler de var tabi:)
umut olmalı:)
insan dan umut kesmemek aslında tek umudumuz.
SilZor vakitlerden geçiyoruz Ülke olarak, millet olarak.
YanıtlaSilİnstagrama bakıyorum da, bütün dünya keyif anlarını, kutlamalarını, çiçeklerini, böceklerini, kar yağmış, güneş açmış, manzara yakalamış paylaşıyor, biz 15 günde bir ekran karartıp, yas tutuyoruz:(
Bizde var bi tuhaflık.
kesinlikle, şöyle eskilere bir baktım bir yıl içinde 6 dan fazla büyük acı var, yasını tuttuğumuz, ve hepsi de insanın insana yaptığı...
SilMoon daha ne kadar yaşayacağız bu tür olayları. daha ne kadar karartacağız sayfalarımızı...Bugünlerde geçecek güzel günler gelecek bir gün mutlaka iyiler kazanacak diyorum ama her geçen gün umudum soluyor..Ve ben artık KORKUYORUM....Umutlarımızın tekrar yeşermesi dileğiyle..sevgiler...
YanıtlaSilevet umudumuzu büyütebilsek keşke diyebilsem, ama dik tutabilsek o da yeter.
Sil