Pazartesi, Temmuz 13, 2015

yollar da neler var ...

Pamukkale -  Beyşehir yolundan,


yollarda duracak vakit bularak gezmek
işin en güzel yanı,
bir ağaç gölgesinde durup, geçtiğin yola ve köye bakmak.


beğendiğin her her yerde dinlenebilmek,
Dinar yolu üzerinde Suçıkan da oturup çay içmek gibi.




vişne ağaçlarına dokunmak,
dalından vişne toplamak.




Yalvaç meyve bahçeleri cenneti,
göz alabildiğine meyve ağacı,
vişne, kayısı, elma vardı.


dalında elma,
nasıl da güzel, minik minik.




eğridir gölünün kıyısından yol aldık, 
göl, sazlıklar




bahçe çok küçük bir tanım olur,
meyve ağacı tarlaları, kilometrelerce uzanan
 bu kayısı ağaçları gibi.


 yollardan bol bol meyve satın aldık,
dalından yeni kopmuş.


yol boyunca leylek yuvaları vardı.
leyleği hep ''kedilievintarzı'' Havva görecek değil ya,
yol devam ediyor.


Cuma, Temmuz 10, 2015

gezi notları, pamukkale...

hepimiz için, zamansız tatil hep düştür. 
gerçekleşmesi zor bir düştür. hayatın sorumlulukları hep erteletir. 
hayal etmekten asla vazgeçmedikçe, gerçekleştirme çabası ve arzusu da bizi terketmez.
işte bu düşün peşine düştük. 
yolda üç kişi. İstiklal - ben ve çok sevdiğimiz yol arkadaşımız Yılda. 
ana hat belli olsada, zamana ve rotaya anlık kararlar vererek ilerleyeceğiz.  
rota ve zamansa gönlümüzün istediği.

ilk durak Denizli - Pamukkale.
üçümüz bir fotoğraf havuzu oluşturduk, 
birimizin göremediğini, diğerimiz görebiliyor diye,
çok fazla fotoğraf çekmemize rağmen birkaç kare paylaşacağım, 
internette nasıl olsa hertürlü bilgi bolca var.
ben daha çok konaklama, neler yaptık onları anlatmak istiyorum.
çadır kurarak gezmek hayalın en önemli kısmı, kamp alanlarını
 kamping türkiye web sayfasından bulduk.bu iş benim.
çadırları kurmak ve yatakları şişirmek İstiklal'in işi, 
araba sürmeyi Yılda istedi. bu arada işin talihsiz kısmı
yola çıkmadan benim sağ gözüm,mikrop kaptı,
 kıpkırmızı her 3 saatte göz damlası damlatarak ilerliyoruz. bu nedenle araba 
sürmem mümkün değil, İstiklal ikinci kaptan konumunda,
Yılda bıkarsa sürmekten ki, hiç bıkacak gibi değil.

yanımıza neler aldık. çadır, şişme yatak, 
uyku tulumu üçünün de kullanımı çok pratik. 
araba şarjlı bir kompresör 
yatakları şişirmek için, lakin aldığımız kompresör iyi çıkmadı.
 buna dikkat edin. İstiklal oldukça zorlanıyor. 
ilk bulduğumuz yerde en iyisinden alacağız.

Pamukkale de, iki kamping alanı vardı. Baydil camping ve Manzara kamping.
 Baydil travertenlerin dibinde diye tercih ettim.
tesis fena değil. tuvalet ve duş yerleri kamp için  temizdi.
 fakat mutfak çok kötüydü. kullanmadık.
çadır yeri çim. fakat çevrede korkunç gürültü vardı.uyumakta zorlandık. 


gezip gördüklerimizden kareler, 


pamukkale travertenleri




hierapolis antik kenti




laodikeia antik kenti




karahayıt bölgesi



Denizli babadağlılar işhanı




yeni yerlerden, yeni haberlerle, devamı gelecek.....
gelecek durak beyşehir gölü.

Çarşamba, Temmuz 08, 2015

hayalin peşinde...


Bende durum bu. 
Bu seyahat çok uzun yılların hayali, çadır, sırt çantasıydı,
 araba olmayacaktı hayalin orjinalinde :))) 
lakin hayalin gerçekleşmesi uzun yıllar sonraya kalınca,
araba olmadan çok zor olacaği için arabalı olarak azcık hayal değişikliği yapıldı. 





Oldukça uzun bır yol katedeceğiz.
 Kamp alanlarını kamping Türkiye web sitesinden buldum.
 Üç gündür Pamukkale deyiz. Yarın sabah Beyşehir golüne doğru yola çıkacağız. 


detaylı olarak fırsat buldukça paylaşacağım.
kucak dolusu sevgiler.

Salı, Temmuz 07, 2015

yolculuk başladı...


valizler, araba, yolcular hazır,
planladığımız gibi bir yolculuk olur umarım.
uzun bir süre Datça dışından yazacağım.
seyyah  oldum. gezedurum.

Pazartesi, Temmuz 06, 2015

önüm, arkam,sağım,solum...

sabah yürüyüşünde, etrafımda gördüklerimden.
objektife aktarabildiklerim.


zamanı geldi.
sararıp solmakta, bahar da yeşeren,
sabah yürüyüşlerinin rengi artık böyle oldu.


daha önce de yazdım, şu saman balyalarını çok seviyorum.
böyle alıp evin içine dizesim var.


doğa yine de, süssüz bırakmıyor.
şimdiler de. bu maviş çiçekler var. 


arada yanlarına gidip, hani sevmiyor değilim bu balyaları.
:))


yemyeşil kırlarda,
salınan nazlı gelincikler de son durum.
bahar gitti. yaz dır gelen.
gelebilirse tabii.


mavi çok başka sabahları,
ışıl ışıl..
deniz suyu oldukça soğuk bu günlerde,
yine de üşüye üşüye giriyorum.

kıyıdan, köşeden...


evin fotğraflarını çekerken, bazı detayları da 
çekmiş ama paylaşmamıştım.


kıyıdan, köşeden
ev süslerim.
mavi köşe.


bu minderi becerikli bir arkadaşım dikti.
asıl amacı kendine bizim evde sürekli bir yer edinmekti.


seviyorum fenerleri, hele akşam üzeri yakıp seyretmeyi.


fitili olanlar da var ama ben hepsinin içinde,
mum yakmayı daha kolay buluyorum.


minyatür evlerden, bütün duvarlara doldurasım var.
evlerden birini Kolombiya'dan oğlum getirmişti.
diğeri sanırım 30 yıldır benimle,
hava durumunu bildirir.


bu koku çubuklarını
http://www.10a10.com/
bambu koku internet sitesinden aldım.
çubukları ters çeviriyorum evin havası değişiyor.
güvenli bir alışveriş yaptım.


dekorasyon da valiz köşem
:))))


yemek masası ve duvar süsleri.


kıyı, köşeye kuş bakışı bakmak.
ev dağınıkken bu fotoğraflar bakmak iyi oluyor.
:))))